1.15.2013

topraktan gelmişiz toprağa gideceğiz

Hani hep görürüz ya ellerinde boya rulolarının sapı önlerinde veya arkalarında çekçekleriyle caddelerde, kaldırımlarda karşımıza çıkarlar. Türkiye'nin en "yeşil" vatandaşları, geri dönüşüm işçileri, ya da alternatif çöpçüler. Bazıları nedense çingeneler de diyor onlara. Genelde erkektirler. Son zamanlarda cep telefonu ile donanımlarını geliştirdiler. Çok meşgul iş adamları gibi kulaklıklarını hiç çıkarmadan hem haberleşiyorlar hem de sanırım müzik dinliyorlar. Ben oldum olası saygı duydum hep bu insanlara. Aykırı ve yadırgatıcı hallerinin ayıltıcı ve tazeleyici bir etkisi olduğunu düşünmüşümdür.
Yalnız kadınlara pek rastlamamıştım, ama bizim oralarda ne zamandır dikkatimi çeken biri var. Çekçeki yok ama tekerlekli bir kasası var üzerine torbalarını dolduruyor. her sabah ben bizim köpeği gezdirdiğimde görürüm. İlk karşılaştığımızda köpeğin adını sormuştu o günden beri selamlaşırız. Ara sıra hava ve çevredeki bitkiler hakkında küçük sohbetler yaparız. İnsan birkaç cümleyle bile kendini ele veriyor. Söyledikleri, nasıl söylediği beni etkiledi sonunda dayanamadım bu bilge kadının hakkını vermek istedim.
 Adı Gülseren Yılmaz. Buraya Çorum'dan gelmiş. Bizim tepenin yamacındaki gece kondulardan birinde oturuyor.
"Yirmi yıl önce buraya geldiğimizde hepimiz aynıydık. Komşuyduk, dosttuk. Sonra onlar akıllarını kullandı iş güç sahibi oldular ben olamadım" diye anlattı."Şimdi beni görünce başlarını çeviriyorlar. Halbuki ben de bu şekilde para kazanıyorum. Bu da benim işim." dedi.
"Insanlar topraktan geldiklerini yine toprağa gideceklerini unuttu. İçine değil dışına bakıyorlar. İçin boş mu dolu mu umursamıyorlar,"diye de ekledi.
Kendisiyle barışık, bulunduğu halini kabul etmiş, olumlu neşeli ve dolu mu dolu, bilge mi bilge bu insan bu dünya için her gün yararlı bir iş yaparak para kazanıyor ve yaşadığı her günü elinden geldiğince onurlandırıyor.
Acaba içimizden kaçımız kendimiz için aynı şeyleri söyleyebiliriz?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder